Malatya'nın Gerçek Evlatları ve Sessiz Kahramanları

Malatya, tarih boyunca nice zorluklarla mücadele etmiş, her seferinde küllerinden yeniden doğmuş bir şehir.

GAZETECİ REMZİ HAYTA YAZDI

Ancak 6 Şubat'taki büyük felaket, bu kadim şehrin belki de en zor sınavı oldu. Böylesi büyük bir yıkımın ardından Malatya'nın yalnız olmadığını göstermek ve bu şehri sahipsiz bırakmamak, tüm Malatya sevdalılarının görevi oldu. İşte tam da bu noktada, Malatya'nın sessiz ve mütevazı kahramanlarından biri olan Sayın Miraç Akdoğan, tüm sadeliği ve samimiyetiyle bir kez daha sahneye çıktı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 20, 21 ve 22. Dönem Malatya Milletvekili olarak görev yapmış olan Sayın Miraç Akdoğan, Malatya'ya olan bağlılığını her fırsatta gösterdi. Ancak onun bu bağlılığı, çoğu zaman gözlerden uzak, medya ışıklarının parıltısından uzakta kaldı. Malatya Flaş Haber'de yayınlanan “Malatya'yı Sahipsiz Bırakmayın” başlıklı haberimize verdiği yanıt, bu gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi.

Miraç Akdoğan, depremin hemen ardından Malatya'ya koşmuş, Ankara'dan destek sağlamak için elinden geleni yapmış, fakat bunları basına yansıtmamayı tercih etmiş. Onun anlayışında, gösteriş yapmak, kameraların önünde boy göstermek yerine, sessizce ama etkili bir şekilde çalışmak var. “Medya üzerinden abartılı görüntüler benim üslubum hiç olmadı,” diyor. Bu sözler, onun karakterinin ne kadar sağlam olduğunu, içten bir Malatya sevdalısı olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.

Akdoğan, Malatya'nın geleceğinin planlanmasında yerel yöneticilere, sivil toplum kuruluşlarına ve şehrin hafızası olan büyüklerimize danışmanın önemine vurgu yapıyor. Türkiye'nin önde gelen inşaat şirketlerinden teknik destek alınması gerektiğini, “Ben yaptım oldu” anlayışının bu büyük felaketin ardından uygun bir davranış olmadığını belirtiyor. Bu, onun mütevazı ama bilgece yaklaşımını yansıtıyor; zira Sayın Akdoğan, her şeyin en iyisini bildiğini iddia eden biri değil, ama doğru zamanda doğru kişilerden destek almanın önemini her zaman savunmuş bir isim.

Sayın Akdoğan'ın Malatya'ya olan sevgisi, sadece sözlerde kalmıyor; her adımında, her davranışında bu sevgi kendini gösteriyor. “Memleketimizde en az başvurulan şey tecrübedir,” diyen Akdoğan, deneyimin ve bilginin ne kadar değerli olduğunu hatırlatıyor. Onun bu sözleri, Malatya'nın geleceği için ne denli derin bir sorumluluk taşıdığını, bu sorumluluğu yalnızca bir görev olarak değil, yürekten bir sevgi olarak gördüğünü açıkça ortaya koyuyor.

Eylül ortasında Malatya'ya tekrar geleceğini belirten Miraç Akdoğan, bu şehre olan bağlılığını sürdürmeye devam edecek. Onun varlığı, Malatya için bir güven kaynağı, bir umut ışığı olmaya devam ediyor. Bizler de onun sessiz ama güçlü duruşundan ilham alarak, Malatya'nın yaralarını sarmak için hep birlikte çalışmalıyız. Çünkü bu şehir, böylesine değerli evlatlara sahip olduğu sürece asla sahipsiz kalmayacak.

Sayın Miraç Akdoğan'ın Malatya'ya olan bu derin sevgisi ve bağlılığı, bize gösteriyor ki, bazen sessizlik, en güçlü sözlerin bile önüne geçer. Ve bazen en büyük kahramanlar, en sessiz olanlardır.

Resim: Önceki dönem Milletvekili Sayın Miraç Akdoğan, 6.Şubat depreminin ardından yeşiltepe'de bulunan Çadırımızı ziyaret etmiş geçmiş olsun dileklerinde bulunmuştu.O stres dolu günlerimizde adeta bir moral olmuştu bizlere