İklim Değişikliği, Enerji fiyatları ve Yuvacık Barajı

Dünya genelinde iklim değişikliğine ve küresel ısınmaya bağlı bir kuraklık ve buna bağlı yeraltı ve yer üstü sularımızdaki azalma canlı hayatını olumsuz etkileyeceğinin sinyalini veriyor.

PAYLAŞ
Malatya Derin Haber - Editör

İlkin Doydum'un Kaleminden...

        Dünya genelinde iklim değişikliğine ve küresel ısınmaya bağlı bir kuraklık ve buna bağlı yeraltı ve yer üstü sularımızdaki azalma canlı hayatını olumsuz etkileyeceğinin sinyalini veriyor. İklim değişikliğinin sebeplerine baktığımızda sanayileşmeden kaynaklı emisyon ve tehlikeli atıkların çevresel etkileri, orman yangınlarından ve bilinçsiz orman kesiminden kaynaklı yeşil alanlarındaki azalma, bireysel araç kullanımlarından kaynaklı emisyonlar, ulaşım ve ısınma amaçlı kullandığımız fosil yakıtlar, kullandığımız deodorantlar başta olmak üzere tüketim çılgınlığımızı buna örnek gösterebiliriz. 

Dünyada Neler Olacak

        Bunun sonucunda atmosferdeki sera gazları artarak ozon tabasını inceltecek ve dünyamıza gelen güneş ışınları daha çok gelerek buzulların erimesine, buzullarımızın erimesi dünyamızın beyazlığının azalmasına ve güneş ışınlarını yansıtma miktarının azalmasına sebep olacak. Yani güneş ışınları dünyada daha çok kalacak ve küresel ısınma daha fazla olacak. Bunun neticesinde okyanus ve deniz seviyesi artarak dünyadaki birçok kıyı şehrinin sular altında kalmasına, içme suyu kaynaklarımızın buharlaşmasına, kuraklık ve tarım alanlarının azalmasına, çölleşmeye, insan göçlerine, gıda kıtlığına ve doğal kaynakların azalmasına sebep olacak. 

Paris İklim Anlaşması Çözüm mü?

        2015 yılında Paris’te yapılan “Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi” tüm bu senaryolara dikkat çekmek, önlem alınmadığı takdirde dünyamızı kısa vadede olmasa da önümüzdeki 5o ve 100 yıl hatta daha ilerisinde felaketlerin beklediğini göstermek üzere yapıldı. Anlaşmaya dünyamızın 191 ülkesi taraf oldu ve ana teması uzun vadede sıcaklık artışını sanayileşmeden önceki sıcaklıktan maksimum 2 derece üzerine çıkarmamaktır. Bunu sağlamak için salınan emisyon azaltılması birinci önceliktir. Bu doğrultuda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki emisyon salınım miktarlarını azaltmak için planlar hazırlayacak ve 2024 yılından itibaren 2 yılda bir sera gazı envanterlerini konseye bildirecektir. 

        Dünyada toplam emisyon miktarının yıllık 50 milyar ton olduğu tahmin edilmekte ve kişi başı ortalama 6,5 ton olarak hesaplanmaktadır. 2050 yılına kadar küresel ısınmanın 1,5 C altında kalması için kişi başı salınım miktarının 2 milyar tonun üzerinde olmaması gereklidir. Hatta bu hedefleri tutturamayan ülkelerden karbon vergisi alarak hedefini tutturan ülkelere verilmesi bile önerilmişti.  Bence bu öneri hedefe ulaşmak için büyük önem arz etmektedir. 

Temiz Enerji

        Dünya genelinde sanayileşme artmaya devam etmekte ve enerji arzı günden güne artmaktadır. Fosil enerji kaynaklarının kullanımının azaltılarak yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırımlar artırılmalıdır. Temiz enerji kaynaklarının başında rüzgar gülleri, güneş panelleri gelmektedir. 

        Öncelikle biz insanlar tedbirlere kendi evlerimizden başlamalıyız, evlerimizdeki tüm lambaları led lambalarla değiştirerek, evimizdeki duvarlarda ısı yalıtımı yaparak, camlarımızı ısı tasarruflu camlarla değiştirerek, su musluklarımıza sensör takarak enerji tasarrufu yapmalıyız. Evlerimizin sitelerimizin çatılarına güneş panelleri kurdurarak kendi enerjimizi üretebiliriz. Sonrasında devletimizin öncülüğünde ortak kullanım alanlarında ve işyerlerimizde bu panellerin kurulmasını sağlayarak ihtiyacımız olan enerjimizi karşılayabilir ve hatta bu sistemleri elektrik dağıtım şebekelerine entegre ederek fazla enerjimizi de satabiliriz. Ve yine bireysel olarak binek araçlarımızın kullanımını azaltarak toplu taşıma araçlarını yönelmeliyiz ve teknolojik gelişmeler neticesinde dünyanın diğer ülkelerindeki gibi elektrikli araç kullanımını artırmalı, emisyon salınımının azalmasına katkı sağlayarak ülkemizin bu hedeflere ulaşmasında rol alabiliriz. 

        Ülkemizde son yıllarda güneş enerji santrallerinin ve rüzgar enerji santrallerinin miktarının arttığını görmemek imkansız. Marmara, Ege, Karadeniz, İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde kısaca ülkemizin her köşesinde rüzgar santrallerinin ve Güneş Enerji santrallerinin yoğunluğu her geçen gün artmakta ve bu umut verici bir gelişmedir. Yine elektrikli araç üretim fabrikasının yapılması ülkemizin Paris Anlaşması çerçevesinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının himayesinde gerekli tedbirleri almaya başladığının göstergesidir.

Peki İlimizde Durum nedir?

        İlimizde kurulu olan ve kurulması planlanan tüm sanayi tesislerinden emisyon kaynaklarından çıkan emisyon miktarlarını azaltması konusunda Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediyesi Çevre Kontrol ve Koruma Dairesi ekiplerince yoğun denetimler yapılmaktadır. 2872 sayılı Çevre Kanunu ve ilgili yönetmeliklerinde belirtilen hükümlere uymayan sanayi kuruluşlarına öncelikle uyarı yapılarak iyileştirme yapması için süre verilmektedir. Bu süre içinde iyileştirme yapmayan sanayi tesislerine yaptırımlar uygulanmaktadır. Yine online izleme yöntemleriyle ülkemize örnek tesisleri ilimizde görmekteyiz.

         Kocaeli Hava Kalitesi raporları da göstermektedir ki birçok sanayi kuruluşu bacalarına filtre sistemleri kurarak bu tedbirleri almış ve Paris Anlaşmasındaki ülke hedeflerimize katkı sağlamaktadır. Atıksular konusunda da ilimizdeki Organize Sanayi Bölgesi başta olmak üzere atıksu üreten işletmeler de arıtma tesislerini kurarak deşarjlarını yasal sınırların altında tutmakta hatta yeniden kullanım ile su kaynaklarımızın korunmasına katkı sağlamaktadır. Yine birçok sanayi tesisi çatılarına güneş panelleri kurdurmakta ve temiz enerji kullanarak hedeflerimize katkı sağlamaktadır. Ama tüm bunlar yeterli gelmemektedir.

       Dünyadaki enerji kıtlığı, arz miktarı ve fiyatlardaki artış dünyamızı ve insanlarımızı hakikaten maddi anlamda olumsuz etkilemektedir. Hatta havaların sıcak gitmesinden dolayı doğalgaz kullanımı azalarak ödeyeceğimiz fatura miktarı azalacağından dolayı bir kısım sevinç duymakta, ancak madalyonun diğer yüzünde hava sıcaklıklarının artması kuraklık ve yağışsızlıktan kaynaklı içme ve kullanma sularımız buhar olmaktadır. Çünkü dünya genelinde hava sıcaklıkları mevsim ortalamalarının çok üstünde gitmekte ve küresel ısınmadan kaynaklı kuraklık en çok içme sularını etkilemektedir demiştik ya, ilimizdeki içme suyu kaynaklarımızdan Yuvacık Barajı ve Namazgah Barajlarındaki su miktarları endişe verici seviyelere gelmiştir. Yağmur duasına çıkmamız an meselesi. 

        Dilerim ilimiz başta olmak üzere ülkemiz ve dünyamızdaki insanlar küresel ısınmaya karşı yukarıda bahsettiğimiz tedbirlere uyar ve küresel ısınmanın artmasının yavaşlatır, aksi takdirde büyük felaketler çok uzak değil. 

Bunları Biliyor muydunuz?

*Buzulların erimesiyle dünyanın eskisi kadar aydınlık ve beyaz olmadığını, 

*1 ayakkabı üretmek için dolaylı olarak 16 ton, 1 kot pantolon üretmek içinse 11 ton su harcandığını,

*Dünya yüzeyindeki sıcaklığın her bir derece artmasıyla yıldırım düşmelerinin %12 artacağını,

*Dünyada biriken ısının her gün patlayan 400.bin Hiroşima bombasına eşdeğer olduğunu!!!

İLKİN DOYDUM KİMDİR?

          Malatya ili Battalgazi ilçesinde dünyaya geldim. Henüz ben 4 yaşımdayken Malatya’daki arazilerimiz o yıllarda inşaa edilen Karakaya Barajı altında kalmasıyla istimlak edilmiş ve ailem Kocaeli’ye göç ederek burada taşımacılık üzerine ticarete başlamış. Sırasıyla Kocatepe İlkokulu, Kılıçarslan İlköğretim Okulu, İzmit Lisesi ve Kocaeli Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Mezuniyet sonrasında bir süre aile işimizi devam ettirdim.

         Daha  sonra kısa süreli bankacılık yaptım ve 2011 yılından bu yanada Çevre Mühendisliği alanında ticari faaliyetlerime devam ediyorum. Evli ve 3 çocuk babasıyım. İlimizin birçok sivil toplum kuruluşunda görevler aldım. 3 yıldan bu yana da Kocaeli Malatyalılar Derneğinde yönetim kurulu başkanlığı görevini sürdürüyorum. noktagazetesi.com.tr

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN